Şit Aleyhisselâm ;
Şit Aleyhisselâmın Babası: Âdem Aleyhisselâm,
Annesi de, Hz. Havvâ'dır.
Âdem
Aleyhisselâmın oğlu Kabil, kardeşi Hâbil'i kıskanarak
öldürdükten beş yıl sonra,
Şit (Hibetullâh) Aleyhisselâm
doğdu.
Cebrail
Aleyhisselâm, Hz. Havva'ya: "Allah, bunu (Şit'i), sana,
Hâbil'in yerine verdi" dedi.
(Hibetullâh)a:
Arabcada Şes, Süryancada Şas, İbrancada Şis denir.
Şit
Aleyhisselâm, doğunca, Âdem Aleyhisselâm da:
"Bu,
Hibetullâh'dır (Allah'ın Hibesidir) demiş ve Hâbil'den
dolayı yemin etmiştir.
Alınlardan Alınlara Geçen Peygamberlik
Nuru:
Hz.Havva, Şit'e hâmile olunca, alnında parıldamağa başlayan
Nûr, Şit'i doğurduğu zaman, onun alnına geçmişti.
Âdem
Aleyhisselâm, bundan, Şit'in kendisinden sonra, yerini
tutacağını anlamıştı.
Şit
Aleyhisselâmın alnında parlayan Peygamberlik Nûr'u,
zevcesine, oğlu Enuş doğduğu zaman da, Enuş'un alnına, ondan
da, oğlu Kaynanın alnına geçmiş, asırlar boyunca, alından
alına geçmiş durmuş ve nihayet, Abdulmuttalibden Abdullâh'a,
ondan da, Muhammed Aleyhisselâma geçip son temelli sahibinde
karar kılmıştır.
|
Şit Aleyhisselâmın Bazı Faziletleri Ve
Peygamberliği:
Şit Aleyhisselâm; Âdem Aleyhisselâmın
oğullarının en ulusu, en üstünü, Âdem Aleyhisselâma, en
sevgilisi ve ona, en çok benzeyeni idi.
Âdem
Aleyhisselâm; vefatından on bir gün önce, Şit Aleyhisselâma:
"Ey
oğulcuğum! Sen, benden sonra, Halîfem'sin!" diyerek
vazifesini takva üzere yürütmesini tavsiye etti.
Onu, bir
Vasiyetname ile yerine Vekil bıraktı.
Bunu,
Kabil'den ve Kabil oğullarından gizli tutmasını, ona
emretti.
Gece ve gündüz saatlerini ve her mahlukun, Allâha, hangi
saatlerde, ne gibi ibadetler yaptıklarını bildirdi.
Vuku bulacak
Tufan hakkında da, bilgi verdi.
Âdem
Aleyhisselâm; Kabil oğullarının zina ve içkiye düştüklerini,
bozulduklarını görünce de, Şit Aleyhisselâmın oğullarına da,
Kabil oğullar ile evlilik bağlantısı kurmamalarını tavsiye
etti.
Yüce Allah;
Âdem Aleyhisselâma, yirmi bir, Şit Aleyhisselâma da, yirmi
dokuz sahife indirip Şit
Aleyhisselâmı, bu elliyi bulan sahifelere göre
hareket ve
amel etmekle mükellef kıldı.
Yüce
Allah'ın; Âlâ sûresinin on sekizinci âyetinde andığı Suhufu
Ûlâ, Hibetul-lâh Sit b.Âdem Aleyhisselâm ile İdris
Aleyhisselâm'a indirilmiş olan Sahi-fe'lerdi.
Peygamberlik, Din, İbâdet ve Yüce Allah'ın Hak ve
Şeriatlarına göre hareket, Şit Aleyhisselâm'da ve
oğullarında bulundu.
Şit
Aleyhisselâmın yurdu, Dağın başında; Kabil oğullarının yurdu
ise, vadinin altında idi.
Şit Aleyhisselâm; Allah'ı, takdis ve tenzihden geri durmaz,
kavmına da; Allah'ın buyruklarını yerine getirmemekten
sakınmalarını, Allah'ı, her türlü noksan, eksik sıfatlardan
uzak tutmalarını ve dâima iyi işler işlemelerini emrederdi.
Bunun için, Şit oğulları ve kadınları arasında ne düşmanlık,
ne kıskançlık olur, ne kin tutulur, ne suçlama yapılır, ne
yalan söylenir, ne de, boş yere yemin edilirdi.
Onlardan,
her hangi biri, yemin etmek istediği zaman, ancak: "Hâbil'in
kanı üzerine yemin olsun ki!" derdi.
Âdem
Aleyhisselâm'dan sonra, oğullarından, Kabe'nin onarımını ilk
defa, taşla ve çamurla yapan da, Şit Aleyhisselâm idi.
Şit Aleyhisselâm; vefat edinceye kadar,
Mekke'de kalmaktan Hacc ve Umre yapmaktan geri durmadı.
|
Şit Aleyhisselâmın Vefatı:
Şit Aleyhisselâm; vefat edeceği sırada, yerine oğlu Enuş'u
bırakıp ona; Âdem Aleyhisselâmın, tâbut içindeki cesedini,
korumasını, Allah'ın buyruklarını yerine
getirmemekten sakınmasını ve kavmına da, bunu ve Allah'a
güzelce ibâdet etmelerini emr etmesini emr etti.
Oğullarına Bereket duası yaptı.
Oturdukları
mukaddes dağdan inmemeleri, çocuklarının da, oradan
inmelerine engel olmalarını ve lanetlenmiş Kabil'in
çocuklarile düşüp kalkmamaları hakkında da, Hâbil'in kanı
üzerine and verdi. Sonra, vefat etti.
Ona ve gönderilen bütün Peygamberlere selâm
olsun!
Şit Aleyhisselâm, vefat ettiği zaman, dokuz
yüz on iki yaşında idi. idris
Aleyhisselâm da, o zaman yirmi yaşında bulunuyordu.
Şit Aleyhisselâmın oğlu Enuş, babasının
cesedini özel ağaç zamkı ile ve dar-çın gibi kokan ağacın
kokusu ile kokuladı.
Şit Aleyhisselâmın cenaze namazını; oğulları, oğullarının
oğulları ile kızları
ve
kızlarının oğulları gelip kıldılar.
• • •
Âdem
Aleyhisselâmın oğullarından, Şit Aleyhisselâmdan başkasının
nesli devam etmeyip kesilmiş, Şit Aleyhisselâm, böylece,
Ebülbeşer olan Âdem Aleyhisselâmla birlikte, bütün
insanların soylarının varıp dayandığı Soy direği ol-muştur.
Şit
Aleyhisselâmdan sonra, bütün Şit oğullarının nesebleri, Şit
Aleyhisselâ-ma ulaşmadığı gibi, İdris Aleyhisselâma kadar
da, onlarda Vahy ve Peygamberlik te, bulunmamıştır.
Rivayete
göre: Şit Aleyhisselâm da, Mekke dağlarından Ebû Kubeys
dağındaki mağaraya gömülen Ebeveyninin yanına gömülmüştür.
|